Kartal Belediyesi Hürriyet Kültür Merkezi’nde sahnelenen oyunda Büyükada’nın sevilen şahsiyetlerinden biri olan ve hikâyeleri dilden dile dolaşan Berç Yetvard Akdeniz nam-ı diğer Horoz Reis’in hayatı ve 6-7 Eylül olayları nedeniyle İstanbul’u terk etmek zorunda kalan azınlıkların dokunaklı hikâyeleri işlendi.
Yazar Adil Bali’nin aynı isimli kitabından uyarlanarak Mehmet Esatoğlu tarafından yazılıp yönetilen ve Tiyatro Simurg oyuncularının başarılı performansları ile sahnelenen 90 dakikalık oyunun sonunda oyuncular, ayakta alkışlandı.
Etkinlik sonunda Kartal Belediyesi tarafından günün anısını yaşatması amacıyla oyunculara kartal heykelciği takdim edildi.
[H3]Berç Yetvart Akdeniz Nam-ı Diğer Horoz Reis[/H3]
1926 yılında, Büyükada’nın Kumsal mevkiinde küçük ahşap bir evde dünyaya gelir. Babası balıkçı Artin’dir. ‘Horoz’ lakabını babasıyla balığa çıktığı bir gün elinden denize düşürüp kaybettiği tahta oyuncak horozundan almış diye anlatılır. Daha beş altı yaşlarındadır ve günlerce gözyaşı dökmüştür horozunun ardından.
Okulla arası pek hoş değildir. Büyükada’nın Kadıyoran’daki eski Türk mektebini 3. sınıftan terk edip baba mesleğine adım atar. Kışın balık peşinde koşacak, yazları teknelerin bakımını yapacaktır. Ama Adalılar onu adanın cankurtaranı olarak bilecektir. Adada yaşamla ölüm arasında şifa arayan hastaları gece gündüz; sis, lodos, fırtına demeden ve hiçbir karşılık beklemeden teknesiyle karşıya, hastaneye yetiştiren Horoz Reis çok can kurtarmıştır. Saygıyla, sevgiyle ve minnetle anılması da bu sebepledir.
Yazar Adil Bali’nin aynı isimli kitabından uyarlanarak Mehmet Esatoğlu tarafından yazılıp yönetilen ve Tiyatro Simurg oyuncularının başarılı performansları ile sahnelenen 90 dakikalık oyunun sonunda oyuncular, ayakta alkışlandı.
Etkinlik sonunda Kartal Belediyesi tarafından günün anısını yaşatması amacıyla oyunculara kartal heykelciği takdim edildi.
[H3]Berç Yetvart Akdeniz Nam-ı Diğer Horoz Reis[/H3]
1926 yılında, Büyükada’nın Kumsal mevkiinde küçük ahşap bir evde dünyaya gelir. Babası balıkçı Artin’dir. ‘Horoz’ lakabını babasıyla balığa çıktığı bir gün elinden denize düşürüp kaybettiği tahta oyuncak horozundan almış diye anlatılır. Daha beş altı yaşlarındadır ve günlerce gözyaşı dökmüştür horozunun ardından.
Okulla arası pek hoş değildir. Büyükada’nın Kadıyoran’daki eski Türk mektebini 3. sınıftan terk edip baba mesleğine adım atar. Kışın balık peşinde koşacak, yazları teknelerin bakımını yapacaktır. Ama Adalılar onu adanın cankurtaranı olarak bilecektir. Adada yaşamla ölüm arasında şifa arayan hastaları gece gündüz; sis, lodos, fırtına demeden ve hiçbir karşılık beklemeden teknesiyle karşıya, hastaneye yetiştiren Horoz Reis çok can kurtarmıştır. Saygıyla, sevgiyle ve minnetle anılması da bu sebepledir.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
