Türkmen Alevi Ocakları Birliği Kültür Eğitim Ve Sağlık Vakfı ile Gül Baba Türbesi Mirasını Koruma Vakfı tarafından ortaklaşa yayınlanan üç ciltlik eser adına İstanbul Haliç Kongre Merkezinde Alevi Bektaşi inanç ve Kanaat önderlerinin katıldığı Uluslararası bir gala-kokteyl düzenlendi.
İSTANBUL (İGFA) - İSTANBUL (İGFA) - İstanbul Haliç Kongre Merkezinde düzenlenen uluslararası galaya Türkiye'den 60 ilden ve Arnavutluk, Kosova, Bulgaristan, Bosna-Hersek ve Yunanistan gibi ülkelerden katılım oldu. Düzenlenen Galada Gül Baba ve Alevi -Bektaşi İnancının Avrupa'ya nasıl yayıldığı anlatıldı
Alevi-Bektaşi inancı Anadolu’da temellenip temsil edildiği yüzyıl olan 13. yüzyıldan itibaren Doğu Avrupa ve Balkan coğrafyasında temellenip temsil edilmeye başlamıştır. Alevi-Bektaşi inancı 13. yüzyılda Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında Hacı Bektaş Veli tarafından örgütlenmiştir. Hacı Bektaş Veli’nin dervişi olan Sarı Saltık, Hacı Bektaş Veli’nin talimatı ile Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasına geçmiş ve Rumeli’de eren düşün-inanç sisteminin temelini atmıştır. Sarı Saltık Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında Alevi-Bektaşi inancının tarihi-karizmatik kurucusudur. Adına günümüzde Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasının farklı bölgelerinde türbelerin bulunması, Sarı Saltık’ın çalışmalarıyla tüm Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında Alevi-Bektaşi inancı adına bir etkinlik sahası oluşturduğunun somut göstergesidir. Alevi-Bektaşi inancının Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında 13. yüzyılda Sarı Saltık’ın faaliyetleriyle temsil edilmeye başlamasından sonraki süreçte de dede, baba ve sultan sıfatlarıyla anılan birçok Alevi-Bektaşi inanç önderi Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında eren düşün-inanç sistemi adına hizmetlerini sürdürmüştür. Seyyid Ali Sultan (Kızıldeli), Harabati Baba, Odman Baba, Demir Baba, Akyazılı Sultan ve Ali Koç Baba gibi onlarca Alevi-Bektaşi inançlı derviş, Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında zaviye açmış, hizmet vermiş ve adlarına yapılan türbelerle Alevi-Bektaşi inancı yüzlerce yıl boyunca Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasının önemli ve öncelikli bir düşün-inanç dinamiği olmuştur.
16. yüzyıldan itibaren Alevi-Bektaşi inancı Orta Avrupa coğrafyasında da temellenip temsil edilmeye başlamıştır. Özelikle Macaristan toprakları bu temelleniş ve temsile ev sahipliği yapmıştır.
GÜL BABA KİMDİR?
Gül Baba, 16. yüzyılda Macaristan coğrafyasında Alevi-Bektaşi inancını temellendiren ve temsil eden derviştir. Gül Baba, Macaristan’ın Budapeşte şehrini Alevi-Bektaşi inancı adına faaliyetleri için merkez almış ve eren düşün-inanç sistemi için hizmetlerini bu şehirde gerçekleştirmiştir. Adıyla anılan zaviye ve adına yapılan türbe devam eden süreçte yüzlerce yıl boyunca Macaristan toprağında Hacı Bektaş Veli düşün-inanç sisteminin temsil edildiği tarihsel mekanlar olmuştur.
Gül Baba’ya ait tarihsel-inançsal ve kültürel profilden hareket ederek Gül Baba hakkında hazırlanan tarihsel ve inançsal gerçeklerden yola çıkılarak bilimsel-akademik metotlarla üç ciltten oluşan önemli bir yazılı kaynak ortaya konmuştur. Yayınlanan bu eserde Gül Baba’nın tarihsel-inançsal kimliği, Gül Baba’nın adıyla anılan zaviye ve türbe hakkında birincil dereceden yazılı arşiv kayıtları kaynak alınarak oluşturulmuştur. Gül Baba üzerine günümüze kadar ulaşan çoğu veri sözsel içerikte olmasına karşılık gerçekleştirilen bu çalışma ile yazılı arşiv kayıtları tespit edilerek analiz edilmiş, Gül Baba ve tarihi ile ilgili tüm yazılı arşiv belgeleri bilim dünyasının değerlendirmesine sunulmuştur.
Kaynak: IGFA
İSTANBUL (İGFA) - İSTANBUL (İGFA) - İstanbul Haliç Kongre Merkezinde düzenlenen uluslararası galaya Türkiye'den 60 ilden ve Arnavutluk, Kosova, Bulgaristan, Bosna-Hersek ve Yunanistan gibi ülkelerden katılım oldu. Düzenlenen Galada Gül Baba ve Alevi -Bektaşi İnancının Avrupa'ya nasıl yayıldığı anlatıldı
Alevi-Bektaşi inancı Anadolu’da temellenip temsil edildiği yüzyıl olan 13. yüzyıldan itibaren Doğu Avrupa ve Balkan coğrafyasında temellenip temsil edilmeye başlamıştır. Alevi-Bektaşi inancı 13. yüzyılda Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında Hacı Bektaş Veli tarafından örgütlenmiştir. Hacı Bektaş Veli’nin dervişi olan Sarı Saltık, Hacı Bektaş Veli’nin talimatı ile Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasına geçmiş ve Rumeli’de eren düşün-inanç sisteminin temelini atmıştır. Sarı Saltık Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında Alevi-Bektaşi inancının tarihi-karizmatik kurucusudur. Adına günümüzde Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasının farklı bölgelerinde türbelerin bulunması, Sarı Saltık’ın çalışmalarıyla tüm Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında Alevi-Bektaşi inancı adına bir etkinlik sahası oluşturduğunun somut göstergesidir. Alevi-Bektaşi inancının Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında 13. yüzyılda Sarı Saltık’ın faaliyetleriyle temsil edilmeye başlamasından sonraki süreçte de dede, baba ve sultan sıfatlarıyla anılan birçok Alevi-Bektaşi inanç önderi Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında eren düşün-inanç sistemi adına hizmetlerini sürdürmüştür. Seyyid Ali Sultan (Kızıldeli), Harabati Baba, Odman Baba, Demir Baba, Akyazılı Sultan ve Ali Koç Baba gibi onlarca Alevi-Bektaşi inançlı derviş, Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasında zaviye açmış, hizmet vermiş ve adlarına yapılan türbelerle Alevi-Bektaşi inancı yüzlerce yıl boyunca Doğu Avrupa, Balkan coğrafyasının önemli ve öncelikli bir düşün-inanç dinamiği olmuştur.
16. yüzyıldan itibaren Alevi-Bektaşi inancı Orta Avrupa coğrafyasında da temellenip temsil edilmeye başlamıştır. Özelikle Macaristan toprakları bu temelleniş ve temsile ev sahipliği yapmıştır.
GÜL BABA KİMDİR?
Gül Baba, 16. yüzyılda Macaristan coğrafyasında Alevi-Bektaşi inancını temellendiren ve temsil eden derviştir. Gül Baba, Macaristan’ın Budapeşte şehrini Alevi-Bektaşi inancı adına faaliyetleri için merkez almış ve eren düşün-inanç sistemi için hizmetlerini bu şehirde gerçekleştirmiştir. Adıyla anılan zaviye ve adına yapılan türbe devam eden süreçte yüzlerce yıl boyunca Macaristan toprağında Hacı Bektaş Veli düşün-inanç sisteminin temsil edildiği tarihsel mekanlar olmuştur.
Gül Baba’ya ait tarihsel-inançsal ve kültürel profilden hareket ederek Gül Baba hakkında hazırlanan tarihsel ve inançsal gerçeklerden yola çıkılarak bilimsel-akademik metotlarla üç ciltten oluşan önemli bir yazılı kaynak ortaya konmuştur. Yayınlanan bu eserde Gül Baba’nın tarihsel-inançsal kimliği, Gül Baba’nın adıyla anılan zaviye ve türbe hakkında birincil dereceden yazılı arşiv kayıtları kaynak alınarak oluşturulmuştur. Gül Baba üzerine günümüze kadar ulaşan çoğu veri sözsel içerikte olmasına karşılık gerçekleştirilen bu çalışma ile yazılı arşiv kayıtları tespit edilerek analiz edilmiş, Gül Baba ve tarihi ile ilgili tüm yazılı arşiv belgeleri bilim dünyasının değerlendirmesine sunulmuştur.
Kaynak: IGFA
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
