İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Can Holding’e yönelik yürüttüğü soruşturma kapsamında, holdingin patronları Mehmet Şakir Can, Kemal Can ve Kenan Tekdağ’ın arasında olduğu 10 kişi hakkında gözaltı kararı verilmişti. Soruşturma kapsamında, Devran Çimen, Devran Can, Mehmet Kaya, Kemal Çimen, Cemal Can, Kemal Can tutuklanmış, Mehmet Kenan Tekdağise ev hapsive yurtdışı yasağı kararıyla serbest bırakılmıştı.
“AYLIK GELİRİM 1 MİLYON TL”
Kenan Tekdağ’ın savcılık ifadesi ortaya çıktı. Savcılık ifadesinde, İstanbul Barosu’na kayıtlı avukat olduğunu, operasyonun yapıldığı tarihe kadar da 30 yıl medyada üst düzey yöneticilik yaptığını belirten Mehmet Kenan Tekdağ, aylık gelirinin bir milyon TL olduğunu söyledi.
Üzerine kayıtlı mal varlığının sorulması üzerine Tekdağ, “İkamet ettiğim adres bana aittir. 2 arabam, Yalova’da bir arsam ve bankada param vardır” dedi.
Can Holding soruşturması Ciner Grubu’na uzandı
“SATIŞ İŞLEMİ 575 MİLYON DOLARA GERÇEKLEŞTİ”
Doğal Yaşam İnşaat Şirketi’nin satışı sorulan Kenan Tekdağ bu soruya şu şekilde yanıt verdi: “Yönetim kurulu başkanı olduğum Ciner Yayın Holding’in hisselerinin sahibi olan Park Holding’den satın alınan şirkettir. Bu işlemi satıcı taraf olan Park Holding’in hukuk baş müşaviri olarak ben yürütüm. Bu satış işlemi toplamda 575 milyon dolara gerçekleşti. 300+ 50 milyon dolar peşin olarak ödendi ve ödeme tamamlanınca da hisseler devredildi. Kalan tutarın 50 milyon doları 31 Aralık 2025’te ödenecek. Geri kalan da satışın onaylandığı tarihten itibaren bir yıl sonraki vadede tahmini olarak 2026 yılının Mayıs ya da Haziran ayları gibi ödenecek. Bu hisse devri Rekabet Kurumu’nun onayına müteakip gerçekleşti. Gerçekleştirilen satış işlemine ilişkin Rekabet Kurumu’nun tüm evrakları satış bedeline ilişkin evraklar teslim edilmiştir. Bu satışta peşin olarak ödenen 350 milyon dolaralıcı tarafından satıcının banka hesabına ödenmiştir. Devir işlemlerine ilişkin olarak da alıcıların para yatırmalarına ilişkin tüm dekontları gördüm. Gerçekleşen devir işleminde yazan tutarlar doğrultusunda işlem yapılmıştır. Eksik ya da fazla yahut gayri resmi herhangi bir tutar söz konusu değildir.” dedi.
“ARAMIZDA KÜLTÜREL AKRABA BAĞI VARDIR”
Kenan Tekdağ’a kendisiyle aynı soruşturma kapsamında gözaltı kararı verilen Can Holding’in patronları Mehmet Şakir Can, Kemal Can ve Cemal Can, Murat Can ile ilişkileri soruldu. Tekdağ bu soruya şu şekilde yanıt verdi: “Can Holding’in herhangi bir şirketinde hissem bulunmamaktadır. Herhangi bir şirketinde yöneticilik yapmışlığım yoktur. Ticari faaliyetlerini bilmem. Can Holding binasına gitmişliğim yoktur. Bu holdingi ve ona bağlı şirketleri kamuoyunun bildiği kadarıyla bilirim. Ağrı Doğubayazıt’lıyım. Doğubayazıt’da aşiret kültürü hakimdir. Dedem ile Can ailesinin büyükleri aynı aşirete mensuptur. Bundan dolayı aramızda kültürel akrabalığımız vardır. Ancak kan bağı olarak kendileri ile herhangi bir akrabalığım yoktur. Can ailesi Doğubayazıt bölgesinde sevilen sayılan bir ailedir. Can ailesi bana saygı duyar. Doğubayazıt’tan 1975’de ayrıldığımda bana sorulan kişiler daha çocuk yaştaydı. Sonrasında 2017-2019 tarihleri arasında hemşehrilik ilişkisi nedeni ile bana saygı ziyaretinde bulundular. Sonrasında ise düğün taziye gibi etkinliklerde bu kişiler ile karşılaştım.”
Can Holding soruşturmasında yeni gelişme! Kasımpaşa Spor Kulübü dahil 18 şirkete kayyum atandı
“ONLARDAN ÜCRET ALMAM MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Yönetim Kurulu Başkanı olduğu medya kuruluşuna hisse sahibi olarak Can ailesinden gelip giden olup olmadığı ve yayın işlerinin kimin kontrolünde olduğu da Kenan Tekdağ’a soruldu.
Tekdağ bu soruya şu şekilde cevapverdi: “31 Aralık 2025’e kadar eski adı ile Ciner Yayın Holding olan ve şu an Can Yayın Holding ismi ile faaliyet yürüten şirketin kurulu başkanlığını üstlenmiştim. Bu süreye kadar bu görevi üstlenme nedenim devir işlemleri nedeniyle hisselerin değer kaybetmemesi, çeşitli yapımların devamlılığını sağlamak, marka değerini korumak maksadı ile yönetim kurulu başkanlığı görevime devir öncesindeki hal ile aynı şekilde devam ettim. 31 Aralık 2025’ten sonra Park Holding’e geri dönmeyi düşünüyordum. Bu hususu yakın çevrem bilmektedir. Can Holding’in medya işiyle ilgili tecrübesi olmaması nedeniyle yönetim işlerine ben yardımcı oldum. Patron sıfatıyla şirket işlerini yürüten kişi Mehmet Şakir Can’dır. Şirketin ticari ve finansal yönden tek imza yetkisi Mehmet Şakir Can’daydı. Satın alma sorumlusu Mehmet Şakir Can’dır. Kemal Can sembolik olarak şirkete gelip gitmekteydi. Ancak Kemal Can’ın şirkette patron odası bulunmaktaydı. Bu odanın yanında benim odam bulunmaktaydı. Benim odamın yanında da Mehmet Şakir Can’ın odası bulunmaktaydı. Yönetim işlerine ilişkin olarak Can’lardan herhangi bir ücretalmadım. Bağlı bulunduğum kültür nedeni ile onlardan herhangi bir ücret almammümkün değildir.”
GÖRÜŞMELERİ SORULDU
“Mehmet Şakir Can yayın merkezine her gün gelmekteydi. Operasyon tarihinden de bir gün ya da iki gün öncesinde kendisini rutin olarak görmüşümdür. Kemal Can ile ise o hafta içerisinde görüştüm. Kemal Can ile hatırladığım kadarıyla Can yayın Holding binasında görüşmüştük. Yapmış olduğumuz görüşmede ticari faaliyetlere ilişkin benim görüşlerimi, nasihatlerimi almak amacıyla Kemal’in gelmesinden ibarettir. Murat Can ile en son taziyelerde görüşmüşüzdür. Şu an hatırladığım kadarıyla operasyon tarihinden 10 gün önce rahatsızlığım nedeniyle hastaneye yatmıştım. Sonrasında Kemal ve Şakirile görüşmelerim ben taburcu olduktan sonra gerçekleşen geçmiş olsunziyaretlerine ilişkindir.”
“KESİNLİKLE GÖRÜŞMEDİM”
Kenan Tekdağ’a yapılan operasyon sonrasında dosyanın firari şüphelileriyle operasyon sonrasında görüşme gerçekleştirip gerçekleştirmediği soruldu. Kenan Tekdağ bu soruya, “Kimseyle bir görüşme gerçekleştirmedim” diye cevap verdi. Kenan Tekdağ’a, MASAK raporunda Can Holding bünyesindeki şirketlerin hesaplarında kaynağı belli olmayan yüklü miktarda para girişleri mevcut olduğu, şüphelilerin herhangi bir suç gelirini aklayıp aklamadıklarınailişkin bildikleri soruldu.
“PARANIN KAYNAĞINI BİLMİYORUM”
Kenan Tekdağ bu soruya şöyle cevap verdi: “Can Holding’in şirketleri ile doğrudan ya da dolaylı bir ilgim olmamıştır. Genel kamuoyunun bildiği bu grubun en büyük enerji dağıtım şirketinin sahibi olduğudur. Üniversiteden ve eğitim alanlarından resmi izinler doğrultusunda faaliyet göstermektedir. Aklama faaliyetlerine ilişkin olarak herhangi bir bilgim yahut ilgim yoktur. Can Holding çok sayıda ihaleye katılmıştır. Can Holding ile ticaret yapmamak, ülkede ticaret yapmamak gibidir çünkü çok sayıda alanda faaliyet gösterirler. Park Holding bünyesinde yaklaşık 35 yıldır başka kulvar olan yayın sektöründe faaliyet gösteren birisiyim. Bilgi Üniversitesi Santral Kampüsü’nün tekrar hayata kazandırılması için oranın sponsoru olmuştuk. Park Grubu olarak 3,5 milyon dolar vermiştik. 2019’da benim için de sürpriz şekilde Can Holding Bilgi Üniversitesi’ni satın aldı. Sonrasında bana nezaket ziyaretinde bulundular. Bana, bu üniversitenin tamamen vakıf amaçları doğrultusunda yöneteceklerini söyledi.Bu şekilde yanıma gelip gitmeye başladılar. Medya grubu devrinden önce ise Show TV’nin devredileceği haberleri çıkmıştı. Hatta başka bir medya grubuna devir için görüşmeler gerçekleşmişti. Ancak satış gerçekleşmedi. Kemal Can,Ciner Yayın Holding’i almak istediğini bana iletti. Bu şekilde görüşmeler başladı. Devre ilişkin olarak, paranın kaynağını bilmiyorum. Büyük bir grup olduğu için bu tutarı karşılayabileceklerini düşünüyorum. Bu düşüncemle daha önceki yapmış olduğum ticari faaliyetler ve ihalelerdeki vermiş olduklarıfiyatları göz önünde bulunduruyorum. Yasal mevzuat gereğince bir malın alış satış işleminde satıcının alıcının parasal kaynağını araştırma yükümlülüğü yoktur.” dedi.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
