Na
Forum Üyesi
- Katılım
- 18 Eki 2022
- Mesajlar
- 12,368
- Puanları
- 1
Gazetecilik refleksi olmasaydı Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesi, belki de bir üçüncü sayfa haberi olarak geçip gidecekti. Üç maymunu oynayan iktidar ve medyasına kalsa MHP ve Ülkü Ocakları yöneticileri, özel harekât polisleri ve mafya elemanlarının karıştığı “siyasi” bir cinayet olduğunu öğrenemeyecektik.
İlk harekete geçen gazeteciler Deutsche Welle’den Alican Uludağ ve Yeniçağ’dan Yavuz Selim Demirağ’dı. 30 Aralık günü saat 15.06’da sosyal medyadaki paylaşımıyla cinayeti duyuran Uludağ, akşam da “Sinan Ateş'in öldürülmesine ilişkin ilginç bir durum var. Ne Devlet Bahçeli ne MHP'li vekiller ne de Ülkü Ocakları herhangi bir başsağlığı mesajı yayımlamadı”
Aynı gece Uludağ’ı, Demirağ’ın Twitter’daki paylaşımları izledi. “Sinan Ateş’in mensubiyeti ile gurur duyduğu kuruluşlardaki anlamlı sessizlik canımı sıkıyor” diye
İsmail Saymaz’ın Halk TV’deki programda cinayete ilişkin ayrıntılı konuşmasının ardından Ankara Valiliği “çalışmaların devam ettiği” açıklamasını yapmak zorunda kaldı. Zaten haber kanalları Halk TV, Tele1, Cadde TV ve KRT TV’nin ilk andan itibaren cinayete ilişkin gelişmelerin üzerinde durmaları olayın öneminin fark edilmesinde etkili oldu.
Katillerin adresi ve arka planı hakkındaki ayrıntılı bilgiler 1 Ocak günü yine Alican Uludağ ve Yavuz Selim Demirağ’ın paylaşımlarıyla geldi. Uludağ’ın, birbirini izleyen 10
Demirağ da peş peşe paylaşımlarla “Sinan Ateş suikastı siyasi cinayettir. Azmettirenler kriminal çeteyi taşeron olarak kullanmıştır”
2 Ocak’ta BirGün’den Timur Soykan ve Cadde TV’den Serdar Akinan da devreye girdi. Soykan, Uludağ’ın paylaşımlarının üzerine yeni bilgiler
Ağırlıklı olarak sosyal medyadaki paylaşımlar üzerinden giden bilgi akışı, 3 Ocak’tan itibaren yerini medyadaki haberlere bıraktı. Tolga Şardan’ın T24’deki Ülkücü camiadaki iç çatışmanın Mersin’e uzanan geçmişini ortaya koyan “Çukurambar cinayeti ve Mersin’deki ülkücü çatışmasından yansıyanlar” başlıklı
İlk harekete geçen gazeteciler Deutsche Welle’den Alican Uludağ ve Yeniçağ’dan Yavuz Selim Demirağ’dı. 30 Aralık günü saat 15.06’da sosyal medyadaki paylaşımıyla cinayeti duyuran Uludağ, akşam da “Sinan Ateş'in öldürülmesine ilişkin ilginç bir durum var. Ne Devlet Bahçeli ne MHP'li vekiller ne de Ülkü Ocakları herhangi bir başsağlığı mesajı yayımlamadı”
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
cinayetin siyasi yanına ilişkin işaret fişeği attı. Ardından “Sinan Ateş cinayetiyle ilgili bilgiler netleşiyor” diyerek gözaltı ve arananlar hakkında bilgi verdi
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
.Aynı gece Uludağ’ı, Demirağ’ın Twitter’daki paylaşımları izledi. “Sinan Ateş’in mensubiyeti ile gurur duyduğu kuruluşlardaki anlamlı sessizlik canımı sıkıyor” diye
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
o da. Ardından Oda TV ise “Başkent Suikastine ‘Devlet’ neden sessiz”
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
yöneltti. İsmail Saymaz’ın Halk TV’deki programda cinayete ilişkin ayrıntılı konuşmasının ardından Ankara Valiliği “çalışmaların devam ettiği” açıklamasını yapmak zorunda kaldı. Zaten haber kanalları Halk TV, Tele1, Cadde TV ve KRT TV’nin ilk andan itibaren cinayete ilişkin gelişmelerin üzerinde durmaları olayın öneminin fark edilmesinde etkili oldu.
Katillerin adresi ve arka planı hakkındaki ayrıntılı bilgiler 1 Ocak günü yine Alican Uludağ ve Yavuz Selim Demirağ’ın paylaşımlarıyla geldi. Uludağ’ın, birbirini izleyen 10
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
“Cinayette Ülkü Ocakları/MHP bağlantısı ilk kez tespit edildi. Bu kapsamda eski Ülkü Ocakları Maltepe Şube yöneticisi Ufuk Köktürk gözaltına alındı” diye başlıyordu. Demirağ da peş peşe paylaşımlarla “Sinan Ateş suikastı siyasi cinayettir. Azmettirenler kriminal çeteyi taşeron olarak kullanmıştır”
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
olaya karışanların isimlerini verdi; sonra da KRT TV, Halk TV ve Tele 1’deki programlara çıkarak öğrendiklerini aktarmayı sürdürdü.2 Ocak’ta BirGün’den Timur Soykan ve Cadde TV’den Serdar Akinan da devreye girdi. Soykan, Uludağ’ın paylaşımlarının üzerine yeni bilgiler
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
. Akinan ise “Sinan Ateş'in katilleri Ankara’ya çakarlı arabayla mı geldi? Kim sakladı?”
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
gündeme getirdi.Ağırlıklı olarak sosyal medyadaki paylaşımlar üzerinden giden bilgi akışı, 3 Ocak’tan itibaren yerini medyadaki haberlere bıraktı. Tolga Şardan’ın T24’deki Ülkücü camiadaki iç çatışmanın Mersin’e uzanan geçmişini ortaya koyan “Çukurambar cinayeti ve Mersin’deki ülkücü çatışmasından yansıyanlar” başlıklı
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
nı TV’ler ve internet siteleri de alıntıladı. Uludağ’ın, DW’deki “
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
”, İsmail Saymaz’ın, halktv.com.tr’deki “
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
” ve BirGün’ün “Sinan Ateş cinayeti bir iç hesaplaşma mı”
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
de cinayetin izini sürmek için kritik veriler içeriyordu.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.