KİM BU TİKTOKER'LAR?
Tanımayanlar için kendinizden bahseder misiniz?
Ceren Yaldız: Selamlar. Ben Ceren Yaldız, 19 yaşındayım. Bursa doğumluyum.
Nursema Altuntaş: Tabii, ben Nursema Altuntaş. 25 yaşında, Manisa doğumlu, sanat ağırlıklı bir video içerik üreticisiyim. En çok TikTok’ta bilinmekle birlikte Instagram ve YouTube içinde farklı kitlelere hitap ediyorum. Üç seneden beri sosyal medyada aktif olup toplamda on sekiz milyonun üzerinde kişiye eriştim. Genel olarak ‘Nasıl yapılır?’ ve komik tarzlarda videolar çekiyorum.
Yeliz Korkmaz: Yeliz ben, sosyal medyada Semiraminta olarak tanınıyorum. 20 yaşındayım. TikTok'un Türkiye’deki ilk içerik üreticilerinden birisiyim. Tiktok’ta 8 milyon arkadaşım var. İnsanlar beni dans videolarımla tanıyor. Ama dans dışında da içerik üretiyorum tabii ki.
EĞİTİMLERİ
Eğitimleriniz nedir, hangi alanda eğitimler aldınız/almaktasınız?
C.Y: Üniversiteye başlayacağım. İngilizce dersi ve dans dersi alıyorum. Ayrıca oyunculuk eğitimi de yakında almayı düşünüyorum.
N.A: Eğitimimi İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde Sahne Tasarımı bölümü okuyarak aldım. Tiyatrolar için dekor ve kostüm tasarlama, tiyatro oyunlarını inceleme gibi dersler gördüm. Çok keyifli bir bölümdü ancak çok yoğun çalışma temposuna ayak uyduramadığım ve ileride o bölümün işini yapmamaya karar verdiğim için bölümü yarıda bıraktım.
Y.K: Şu an yeni medya ve iletişim okuyorum, geçmişte oyunculuk eğitimi aldım, bu alanda kendimi geliştirmek istiyorum. Aynı zamanda dans eğitimi alıyorum. Hedeflerim ve içinde bulunduğum dönem multidisipliner olmayı gerektiriyor ve ben bunun için çabalıyorum.
"EN BÜYÜK KİTLELERDEN BİRİNE SAHİBİM"
TikTok dünyasına ne zaman girdiniz, bu platformdaki amaçlarınıza ulaştınız mı?
C.Y: Bundan 5 yıl önce girdim. İlk kullanıcılarından biriyim ama başarıyı 2-3 yıl öncesinde yakaladım. TikTok'ta en büyük kitlelerden birine sahibim.
N.A: TikTok dünyasına henüz adı Musical.ly iken 2018 yılında girdim. Bu platformda amacım yapmış olduğum sanat çalışmalarını dünyaya göstermekti. Bunu da artık başardığıma inanıyorum. Şimdiki hedefim ise sanatın yanı sıra globalde nasıl mizahı yakalarım? Öğretmeyle birlikte nasıl güldürebilirim olabilir. Zaman ilerliyor ve TikTok’ta her şey gibi gelişip değişiyor. İçerik üreticisi olarak bu değişime ayak uydurup her zaman yeni, farklı ve güncel kalabilmek ise bana göre başarının en önemli noktasıdır.
Y.K: Ben de yaşıtlarımla beraber sosyal medya gelişiminin içinde doğdum. 2018 Kasım ayında paylaştığım ilk videonun kitlelere ulaşması ile maceram başlamış oldu. Açıkçası bekliyordum... Amaçlarım her zaman değişecek ve ben gelişmek için çok çalışacağım. Dediğim gibi olay multidisipliner olmak.
"İŞİMİZ KOLAY YOLDAN PARA KAZANMAK DEĞİL"
'Fenomenlik kolay yoldan para kazanmak' algısı var... Bu yaklaşıma nasıl bakıyorsunuz?
C.Y: Asla kolay bir yol değil! Her gün uğraşması bir yana işin bir de psikolojik tarafı var. Binlerce hatta milyonlarca insan eleştiri yapmakta özgür ve bazen ağır eleştiriler alabiliyoruz ama bu da tadı tuzu olsun işin. Şu an mutluyum ve elimden gelenin daha iyisini yapmaya devam edeceğim.
N.A: Bu yaklaşım bence doğru ama fenomen olana kadar geçen süreç hiç ama hiç kolay değil. Zaten çoğu insan bu süreçte pes ediyor. Sabır, tutarlılık ve disiplin gerektiriyor. Uzun vadede bunu sağlamak ve devam ettirmek çok zor. Bu yüzden fenomen olarak para kazanmak kolay ancak fenomen olmak zordur. Bir anda haber yaratıp ülkenin gündemine gelen insanları bunun dışında tutuyorum elbette.
Y.K: Bu bir meslek ve çok çalışmayı gerektiriyor. Bazen 15 saniyelik videolar günler süren pre-produksiyon ve prodüksiyon aşamaları gerektiriyor. Her meslekte olduğu gibi önemli olan işini iyi yapmak ve ben işimi iyi yapmak için sürekli ve çok çalışıyorum.
"OKAN BAYÜLGEN'İ TANIMIYORUM"
Geçtiğimiz günlerde Okan Bayülgen fenomenler için, "Hepsi çöp, hepsi zavallı. Onlar aplikasyonlar geçerliliğini koruduğu sürece bir şeyler yapabilir" ifadelerini kullandı. Bu yoruma yanıtınız ne olur, sizler uygulamalar güncelliğini yitirdiğinde üretemeyecek misiniz?
C.Y: Sosyal medya hiçbir zaman güncelliğini yitirmeyecek bence. Açıkçası söylenen ismi tanımıyorum ve bir cevabımda olmaz herhalde bu sebeple.
N.A: Devir teknoloji, internet ve sosyal medya devridir. Telefonlar artık elimiz ayağımız olmuş durumda. Böyle bir zamanda uygulamaların güncelliğini yitirmesi neredeyse imkansız. Birçok insan bu uygulamalarda içerik üretip gelir elde ediyor. Bundan 5-6 sene evvel ebeveynlerimiz sosyal medyayı kullanamazlardı şimdi görüyorum Facebook’tan çıkmıyorlar. Böyle bir zamanda şöyle olursa böyle olursa diye çok düşük bir ihtimali düşünmek yerine ülkemiz çerçevesinden de çıkıp dünya ne yapıyor, neleri kullanıyor, neyi takip ediyor diye incelememizde fayda olduğunu düşünüyorum. Diyelim ki söz konusu senaryo gerçekleşti. Bu durumda ressamlık yaparak kara kalem portre çizim siparişi alarak ya da çizgi romanlar için illüstrasyon çizimlerle ve daha pek çok farklı şekilde sanatımı icra ederek para kazanmam mümkündür. Okan Bey’in sözlerini de üzerime alınmıyorum, bu yüzden bana bir cevap hakkı doğmadığı için herhangi bir açıklamada bulunmayacağım.
Y.K: Okan Bayülgen'in Türk medyasına katkıları onu bu alanda güçlü ve saygıdeğer birisi yaptı. Ondan ve kariyerinden öğreneceğimiz çok şey var fakat yeni medya düzeninin değiştiğinin kendisi de farkında. Bu değişim ile savaşmayıp uyum sağlamak zorundayız. İyi içeriğin yeri, platformu, zamanı olmadığını düşünüyorum.
"DOYUM NOKTASI MALİ GÜÇ İLE İLGİLİ DEĞİL"
Dijital dünyadan ne zaman para kazanmaya başladınız, doyum noktasına ulaştınız mı, mesela "Hayatımı kurtardım, evimi/araba mı aldım" artık rahatım diyebiliyor musunuz?
C.Y: Maddiyat bir yana işimi seviyorum. Tanıdığım insanları, beni takip eden ve destekleyicilerimi çok seviyorum. Zaten maddiyat için yapmıyorum bu işi.
N.A: Sosyal medyadan belli bir kitleye ulaştıktan sonra herkes gibi ben de para kazanmaya başladım. Yani hesaplarımın kategorisi, içerik ve konseptleri iyice yerleşip bu şekilde devam ederken ürün tanıtım teklifleriyle başladı. Doyum noktasına henüz ulaşmadım. Katedilecek daha çok yolum olduğunu düşünüyorum. Sadece her gün, bir önceki günümden daha iyi olmaya gayret gösteriyorum.
Y.K: Ulaşmak istediğim doyum noktası mali güç ile ilgili değil. Kendimi geliştirmek ve insanlara ilham olmak istiyorum ve asla doymayacağım.
"ETKİLEŞİM İÇİN TEHLİKELİ İŞLER YAPMAK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ"
Öne çıkmak, takipçi kazanmak ve izlenmek uğruna hayatını riske atanlar oluyor bu insanlar gün geçtikçe de çoğalıyor. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
C.Y: Açıkçası iyi bir şey yaptıklarını düşünmüyorum. Hayatını tehlikeye atmaları oldukça yanlış. Zaten kendiniz olduğunuzda insanlar sizi seviyor ve destekliyor bu yeterli.
N.A: Evet, bunu da anlayamıyorum. İzlenmek ve takipçi kazanmak bir yana, hiçbir şey kendi yaşamımızdan daha önemli ve kıymetli değildir. Sosyal medyada etkileşim yakalayabilmek için tehlikeli işler yapmak zorunda değilsiniz, böyle yapmadan da bunu başarabilirsiniz. İnsanlara ilham veren, onlara bir şeyler katabilen, ufuk açıcı ya da güldürüp eğlendirebilen tarzda içerikler üreterek de izlenebilirsiniz.
Y.K: Genç olmanın bazı dezavantajları var çok heyecanlıyız ve zaman zaman hatalar yapabiliyoruz. Ama günün sonunda biz eğlenmek ve keşfetmek istiyoruz.
"SOSYAL MEDYANIN YANSITILMAYAN YÜZÜ DE VAR"
Sosyal medya sizce gerçek mi?
C.Y: Bence yarı yarıya sahte yarı yarıya gerçek.
N.A: Bence değil. Sosyal medya her şeyiyle tüm dünyayı etkisi altına almış durumda. Örneğin güzellik algımız: Çekik gözler, küçük ve dik burunlar, dolgun dudaklar, incecik bellerle kalıplaşmış durumda. Bu oranları yakalayabilmek için çeşitli efektler ve filtreler kullanıp olmadığımız kişiler gibi görünüyoruz ve bu artık normal kabul ediliyor. Ya da sosyal medyada bazı insanlar görüyoruz mesela sürekli mutluluk pozları paylaşıyor. Daima sevinç içinde. Biz de görüyoruz ve zannediyoruz ki o kişiler her an mutlu. Böyle olunca kendimizi öyle olamadığımız için kötü hissediyoruz. Maalesef her saniye sevinç içinde olmak diye bir şeyin mümkün olmadığını göz ardı edip boş yere üzülebiliyoruz. Bu nedenle sosyal medyadaki paylaşımların bize yansıtılmayan yüzü de olduğunu unutmamak lazım.
Y.K: Gerçek olmak zorunda değil.
KAZANÇLARINA VERGİ ÖDÜYORLAR MI?
Fenomenlerin vergi ödemesi gerektiği çok uzun süredir konuşuluyordu. Çeşitli düzenlemeler de getirildi. Siz vergi ödeyenlerden misiniz, sosyal medyadan kazanç sağlayanların da vergi ödemesi gerektiğini düşünüyor musunuz?
C.Y: Tabii, vergilerimi eksiksiz bir şekilde ödüyorum. Ödenmesi gerekli.
N.A: Her vatandaş gibi ben de vergimi ödüyorum ve sosyal medyadan para kazanan herkesin vergi ödemesi gerektiğini düşünüyorum.
Y.K: Kazanç olduğu sürece ülkemize katkı sağlamak için vergi vereceğiz. Bu sosyal medyada içerik üretenler için de geçerli, diğer tüm sektörlerde çalışanlar için de… Daha fazla katkı sağlamak için kendimizi geliştirmemiz gerekiyor. Bizim de üretici olduğumuz ve değer sağladığımız bilinmeli.
"DAVRANIŞLARIMIZ BÜYÜK BİR KİTLEYİ ETKİLİYOR"
Türkiye’nin en çok takip edilenlerinden biri olarak kendinizi sosyal platformlarda nasıl konumlandırıyorsunuz, sizce ileriye dönük dijital dünya nereye evrimleşecek siz bu dünyanın neresinde olacaksınız?
C.Y: Elimden gelenin en iyisini yapacağım ve kendimi, kariyerimi en iyi konuma getireceğim.
N.A: Kendimi diğer fenomenlerden daha farklı içerik ürettiğim için sanatsal ve yaratıcı eserler verebilen kişi olarak konumlandırıyorum. Dijital dünya ileride bunun çok daha ötesine geçecek. Ben her zaman en iyi bildiğim şey olan sanattan beslenerek içerik üretmeye devam edeceğim ama değişen dünya şartları ne gerektirir bilmiyorum. Bakarsınız ileride bambaşka bir şekilde bu dünyaya adapte olurum.
Y.K: Bazen influencer olduğumu unutuyorum. Davranışlarımız ve kararlarımız gerçekten büyük bir kitleyi etkiliyor. Bu sorumluluğun bilincindeyim. Diğer influencer'lar da bunun bilincinde olduğu sürece bütün bunların eğlenmekten bağımsız, sosyoloji aracı olduğu anlaşılacak. Gelecek heyecan verici.
DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR
İsminizi sık sık internette aratır mısınız, Google'da hakkınızda doğru bilinen yanlışlar var mıdır?
C.Y: Çok fazla aratmıyorum ama bir kez arattığımda Ceren Yaldız evlendi çıkmıştı, çok garipti.
N.A: İsmimi sık sık değil açıkçası hiç internette aratmıyorum. Benim hakkımda neler yazılmış bilmiyorum çünkü bunlarla uğraşacak pek vaktim yok, sürekli çalışma halindeyim.
Y.K: Çok aratmıyorum ama arada tabii ki karşıma çıkıyor, görüyorum. Her yerde 2000'li olduğum yazıyor ama 2001'liyim.
"VİDEO HAZIRLAMAK TÜM GÜNÜ ALIYOR"
Gündelik ve özel hayatınızda neler yapıyorsunuz, başka çalışmalarınız projeleriniz var mı?
C.Y: Sürekli bir yerlere koşturmakta geçiyor günüm. Kendime vakit ayırdığım zamanlarda dinlenip dizi film izliyorum.
N.A: Gündelik hayatımda sosyal medya hesaplarım için videolar hazırlıyorum. Bu gerçekten benim neredeyse tüm günümü alıyor. Bu yüzden ekstra bir şeylerle uğraşmaya zamanım olmuyor. Akşam İngiliz'cemi geliştirmek için ders çalışıyorum ve bir sonraki gün için içerik fikirleri araştırıp günü tamamlıyorum. Bakıldığında çok sıkıcı gözüküyor ancak sevdiğim bir şeyi yaptığım için bana hiç sıkıcı gelmiyor.
Y.K: Gerçekten sadece çalışıyorum. Benim her anım içerik üretimiyle ilgili, bir gün içerik çekmiyorsam bile düşünüyorum. Özel hayatımla işi birbirine çok karıştırmamak için çabalıyorum aslında ama bu konuda pek başarılı olduğum söylenemez. Ve çok heyecanlandığım projeler var üstünde çalıştığım.
"DÖNÜŞLER MUHTEŞEM"
Son dönem bir şarkı çıkardınız. Ceren Yaldız'ın bu alandaki çalışmaları ne durumda hedefleri neler, şarkının geri dönüşleri nasıl?
- Ara Ara isimli şarkıma geri dönüşler muhteşem. Neredeyse hiç kötü yorum eleştiri yapan yok.
Yeni şarkıların çoğu hızlıca tüketilip kayboluyor. Eski şarkılar günümüzde halen dinleniyor. Sizce bunu neye bağlamak gerekiyor?
- Eski şarkıları ben de sık sık dinliyorum. Sebebini bilemiyorum ama insanda güzel bir his bırakıyor.
Adeta sanat yaparak bir takipçi kitlesi oluşturdunuz. Nur Sema bu çalışmaları nasıl organize ediyor? Bunları sosyal mecrada yayınlama fikri nereden geldi?
- Evet, sadece sanat yaparak bu kadar kitleye ulaşabilen dünyada belli sayıda insan var ve onların içinde olmaktan gurur duyuyorum. İşin organize etme kısmına gelirsek, videolarımı artık belirli 6-7 konsept üzerine oturtmuş durumdayım. O gün daha önce yapmadığım hangi konsept varsa o konsepte uygun videolar hazırlıyorum. İş konseptle bitmiyor elbette. O konsepti nasıl geliştirebilirim, bir öncekinden farklı ne yapabilirim diye saatlerce düşünüyorum. En zoru fikir bulma aşaması. Fikrim olduktan sonra kahvemi hazırlayıp, köşede dizimi açıp bunu hayata geçirmek çok kolay ve keyifli oluyor. Bunları yayınlama fikri ise şöyle oldu; TikTok henüz çok yeniyken herkes dublaj ve playback videoları paylaşıyordu. Ben de platforma uygun olarak ilk zamanlar o şekilde ilerledim. Ancak bir süre sonra bundan sıkıldım çünkü herkes ve her şey aynı gibi geliyordu. En sevdiğim şey olan çizim yapıp bir de videosunu çekmeyi denedim. Daha sonra güzel olduğunu düşünerek bunu paylaşmak istedim. Çizim videom diğer videolarımdan daha fazla etkileşim alınca buna bir süre devam ettim. Böylece inanılmaz bir etkileşim yakalamaya başlamış ve sanatımı milyonlarca kişi ile paylaşma fırsatı bulmuştum. Daha sonra 2018’den bu yana sanat ağırlıklı videolar çekmeye devam ettim.
"YETENEĞİM DOĞUŞTAN"
Dans eğitiminiz var mı, milyonlarca kişiyi takip ettiren Yeliz Korkmaz'ın yeteneğin sırrı nereden geliyor?
- 10 yıldır dans ediyorum, ama son 1 yıldır eğitim alıyorum. Küçükken kapı gıcırtısına bile oynayan bir tiptim zaten. Doğuştan gelen yetenek ve ilgiyi geliştiriyorum diyebilirim.
Kendine örnek aldığın bir isim var mı, hangi sanatçılarla birlikte sahnede olmak onlara danslarınla eşlik etmek istersin?
- Sahne beni çok heyecanlandırıyor. Heyecanlandığım isimler ile Tiktok'da dans etmek istiyorum. Başarısını örnek aldığım isimler de var tabii. Hande Erçel de onlardan birisi.
[H2]RAKAMLAR VE ÖNE ÇIKAN KARELER[/H2]
Ceren Yaldız
TikTok: 8.6 milyon
Instagram: 1.6 milyon
YouTube: 904 bin
