enky
Forum Üyesi
- Katılım
- 15 Mar 2022
- Mesajlar
- 2,800
- Puanları
- 1
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, başörtüsü konusunda, hem kendisi hem partisi hem de Türkiye için tarihi önemdeki açıklamalarının sonuçları neler olacak?
Bunu, o günden bu yana en çok CHP’li ya da CHP’yi yakın olanlar tartışıyor. Büyük bir kızgınlık ve tepki olduğu görülüyor. CHP’nin, zaten yasak olmayan, dini bir konuyu, kanuna bağlayarak, adım adım kurucu ilkelerini terk edeceği ve Cumhuriyet öncesinin sorunlarının yeniden yaşanabileceği kaygısı öne çıkıyor.
Bu açıklama büyük bir ihtimalle, “CHP liderinin 3 Ekim 2022” açıklaması olarak tarihte yerini alacak.
Toplumsal olayların nasıl sonuç vereceğini görmek için yılların geçmesi gerekiyor. O nedenle bu açıklamanın nasıl bir Türkiye’ye yol açacağını şimdiden öngörmek zor.
28 Şubat 1997’de, laikliği koruma gerekçesiyle alınan kararların, Türkiye’yi 25 yıl sonra laikliğin neredeyse hiç anılmadığı bir noktaya getireceğini o günlerde kimse savunmuyordu.
28 Şubat’ta merhum Erbakan ve Tansu Çiller’in RP-DYP koalisyonu döneminde toplanan Milli Güvenlik Kurulu tarafından alınan kararlar, sonraki siyasi gelişmelerin en önemli yönlendiricisi oldu.
Laiklik ilkesini güçlendirmek amacıyla alınan bu kararlar, birçok kişiyi mağdur ederek, muhafazakar kesimde büyük bir tepkiye neden oldu. MGK sonrasında yapılan baskıyla RP-DYP koalisyonu yıkıldı.
Ama bu kararların en önemli sonuçlarından biri, 18 Ocak 1998’de Refah Partisi’nin, laikliğe aykırılık nedeniyle kapatılarak, Erbakan’ın siyasi yasaklı hale gelmesiydi. Erbakan, milli görüş geleneğinin tartışılmaz lideri olmasına rağmen, siyaset dışı bırakıldı. Recai Kutan başkanlığında Erbakan’ın gölgesinde Fazilet Partisi kuruldu. Bu parti de laikliğe aykırılık nedeniyle 22 Haziran 2001 tarihinde kapatıldı ve hemen arkasından birkaç ay sonra, Erbakan’dan icazet almadan 14 Ağustos 2001’de de AKP kuruldu.
Sürpriz siyasi gelişmeler sonucunda, 2003 yılında yapılması gereken seçimler, 2002 Kasım ayına alındı.
AKP yüzde 34.28 oy ve 363 sandalye ile iktidara geldi. CHP, yüzde 19.39 oyla 178 milletvekili çıkardı. Seçim kararını aldıran MHP ile birlikte, DSP, DYP ve ANAP yüzde 10 barajını aşamayarak parlamento dışında kaldı.
Bunu, o günden bu yana en çok CHP’li ya da CHP’yi yakın olanlar tartışıyor. Büyük bir kızgınlık ve tepki olduğu görülüyor. CHP’nin, zaten yasak olmayan, dini bir konuyu, kanuna bağlayarak, adım adım kurucu ilkelerini terk edeceği ve Cumhuriyet öncesinin sorunlarının yeniden yaşanabileceği kaygısı öne çıkıyor.
Bu açıklama büyük bir ihtimalle, “CHP liderinin 3 Ekim 2022” açıklaması olarak tarihte yerini alacak.
Toplumsal olayların nasıl sonuç vereceğini görmek için yılların geçmesi gerekiyor. O nedenle bu açıklamanın nasıl bir Türkiye’ye yol açacağını şimdiden öngörmek zor.
28 Şubat 1997’de, laikliği koruma gerekçesiyle alınan kararların, Türkiye’yi 25 yıl sonra laikliğin neredeyse hiç anılmadığı bir noktaya getireceğini o günlerde kimse savunmuyordu.
28 Şubat’ta merhum Erbakan ve Tansu Çiller’in RP-DYP koalisyonu döneminde toplanan Milli Güvenlik Kurulu tarafından alınan kararlar, sonraki siyasi gelişmelerin en önemli yönlendiricisi oldu.
Laiklik ilkesini güçlendirmek amacıyla alınan bu kararlar, birçok kişiyi mağdur ederek, muhafazakar kesimde büyük bir tepkiye neden oldu. MGK sonrasında yapılan baskıyla RP-DYP koalisyonu yıkıldı.
Ama bu kararların en önemli sonuçlarından biri, 18 Ocak 1998’de Refah Partisi’nin, laikliğe aykırılık nedeniyle kapatılarak, Erbakan’ın siyasi yasaklı hale gelmesiydi. Erbakan, milli görüş geleneğinin tartışılmaz lideri olmasına rağmen, siyaset dışı bırakıldı. Recai Kutan başkanlığında Erbakan’ın gölgesinde Fazilet Partisi kuruldu. Bu parti de laikliğe aykırılık nedeniyle 22 Haziran 2001 tarihinde kapatıldı ve hemen arkasından birkaç ay sonra, Erbakan’dan icazet almadan 14 Ağustos 2001’de de AKP kuruldu.
Sürpriz siyasi gelişmeler sonucunda, 2003 yılında yapılması gereken seçimler, 2002 Kasım ayına alındı.
AKP yüzde 34.28 oy ve 363 sandalye ile iktidara geldi. CHP, yüzde 19.39 oyla 178 milletvekili çıkardı. Seçim kararını aldıran MHP ile birlikte, DSP, DYP ve ANAP yüzde 10 barajını aşamayarak parlamento dışında kaldı.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.