Na
Forum Üyesi
- Katılım
- 18 Eki 2022
- Mesajlar
- 12,368
- Puanları
- 1
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Bu şehir, ayrımcılığın hiçbir çeşidine itimat etmez. Denizini, toprağını, dağını kendisi ve vatanı için berekete dönüştürür. Ülkemizin ve dünyanın neresinden gelirse gelsin huzur arayan herkese kucak açar.
Sermayesini ve alın terini akıtarak burada yeni bir hayata başlamak isteyenleri kucaklar. Ama mesele milletinin birliği, evlatlarının geleceği olduğunda kimsenin gözünün yaşına bakmaz. Bunun için Antalya'yı ayrı seviyoruz.
Ülkemizi bugüne kadar nasıl sizlerle büyüttüysek, Türkiye yüzyılını da beraber inşa edeceğiz.
Biz eser ve hizmet siyaseti ile bugünlere getirdiğimiz Türkiye'yi daha ileri taşımak için ter döküyoruz.
100 bini aşkın Antalyalı var burada.
Birileri ülkenin birikimlerini önce altılı masada paylaşmaya niyetlendi. Sonra pazarlığın kızıştığı anda ortaklardan biri yerinden kalkıp geri otururken, masanın altındaki gizli ortak HDP de bu cümbüşte yerini aldı. Baktılar yedi ortakla da bu iş olmayacak iki büyükşehir belediye başkanını dahil edip ortak sayısını 9'a çıkardılar. Masada kendileri için yer olduğunu gören, ülkenin ve milletin yeminli düşmanları FETÖ ve PKK da seslerini yükselttiler. Oldu mu size 11 ortak. Daha DHKP-C'sini, Avrupa ve Amerika'da masanın akıl hocalığına soyunan tefecileri, STK görünümlü istihbarat aygıtlarını saymıyorum. Türkiye, siyasetine ve yönetimine yönelik böyle bir oyunu hak etmiyor. Kılıçdaroğlu'nu cumhurbaşkanı adayı olarak karşımıza diken bir mekanizma var. Bu mekanizma CHP tabanının da ittifaktaki diğer partilerin de hassasiyetlerini umursamıyor. Tıpış tıpış oy vereceksiniz diyerek bu nobranlık ifade ediliyor. Bunların derdi yönetimi değiştirirken Türkiye'nin kaldığı yerden yola devam etmesi değildir. Türkiye'yi; siyaseti ile, ekonomisi ile, diplomasisi ile yarım asır daha kendine gelemeyeceği bir çukura itmektir. Ama inşallah başaramayacaklar.
Terörist Selo, Diyarbakır'da 51 kardeşimizin ölümüne neden oldu. Şimdi bu Selo, cezaevinde. Selo'yu çıkaracağız diyorlar. Sonra da Selo'yu Öcalan'ın yerine getireceklermiş! Bay bay Kemal'in demek ki parlamentoda yaptığı görüşme işte buydu. Açıklayabildi mi? Açıklayamaz. Çünkü her şey fırıldak! Düzgün bir şey yok! Gerçek siyasetçi isen çıkarsın açıklarsın, hayatı yalan! Ben diyorum ki 14 Mayıs'ta benim aziz milletim bu yalana, talana, dolana evet demeyecek!
"Bu şehir, ayrımcılığın hiçbir çeşidine itimat etmez. Denizini, toprağını, dağını kendisi ve vatanı için berekete dönüştürür. Ülkemizin ve dünyanın neresinden gelirse gelsin huzur arayan herkese kucak açar.
Sermayesini ve alın terini akıtarak burada yeni bir hayata başlamak isteyenleri kucaklar. Ama mesele milletinin birliği, evlatlarının geleceği olduğunda kimsenin gözünün yaşına bakmaz. Bunun için Antalya'yı ayrı seviyoruz.
Ülkemizi bugüne kadar nasıl sizlerle büyüttüysek, Türkiye yüzyılını da beraber inşa edeceğiz.
Biz eser ve hizmet siyaseti ile bugünlere getirdiğimiz Türkiye'yi daha ileri taşımak için ter döküyoruz.
100 bini aşkın Antalyalı var burada.
Birileri ülkenin birikimlerini önce altılı masada paylaşmaya niyetlendi. Sonra pazarlığın kızıştığı anda ortaklardan biri yerinden kalkıp geri otururken, masanın altındaki gizli ortak HDP de bu cümbüşte yerini aldı. Baktılar yedi ortakla da bu iş olmayacak iki büyükşehir belediye başkanını dahil edip ortak sayısını 9'a çıkardılar. Masada kendileri için yer olduğunu gören, ülkenin ve milletin yeminli düşmanları FETÖ ve PKK da seslerini yükselttiler. Oldu mu size 11 ortak. Daha DHKP-C'sini, Avrupa ve Amerika'da masanın akıl hocalığına soyunan tefecileri, STK görünümlü istihbarat aygıtlarını saymıyorum. Türkiye, siyasetine ve yönetimine yönelik böyle bir oyunu hak etmiyor. Kılıçdaroğlu'nu cumhurbaşkanı adayı olarak karşımıza diken bir mekanizma var. Bu mekanizma CHP tabanının da ittifaktaki diğer partilerin de hassasiyetlerini umursamıyor. Tıpış tıpış oy vereceksiniz diyerek bu nobranlık ifade ediliyor. Bunların derdi yönetimi değiştirirken Türkiye'nin kaldığı yerden yola devam etmesi değildir. Türkiye'yi; siyaseti ile, ekonomisi ile, diplomasisi ile yarım asır daha kendine gelemeyeceği bir çukura itmektir. Ama inşallah başaramayacaklar.
Terörist Selo, Diyarbakır'da 51 kardeşimizin ölümüne neden oldu. Şimdi bu Selo, cezaevinde. Selo'yu çıkaracağız diyorlar. Sonra da Selo'yu Öcalan'ın yerine getireceklermiş! Bay bay Kemal'in demek ki parlamentoda yaptığı görüşme işte buydu. Açıklayabildi mi? Açıklayamaz. Çünkü her şey fırıldak! Düzgün bir şey yok! Gerçek siyasetçi isen çıkarsın açıklarsın, hayatı yalan! Ben diyorum ki 14 Mayıs'ta benim aziz milletim bu yalana, talana, dolana evet demeyecek!
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.